İHALENİN FESHİ NEDİR ?
İhalenin Feshini daha iyi anlamak adına öncelikle icra takibine ve hacze kısaca değinmekte fayda görmekteyiz. Bilindiği üzere alacağını alamayan alacaklı, başlattığı icra takibine binaen takibin kesinleşmesinin akabinde borçlunun mallarını haczettirerek satışını isteyebilmektedir. Söz konusu taşınır ve taşınmaz mallar cebri icra kanalıyla yani ihale yoluyla satılarak alacaklının alacağını alması sağlanır. İhalenin nasıl yapılacağı, İcra İflas Kanunumuzun 115. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili kanun maddesine değinmekte fayda görmekteyiz;
Madde 115 – İhalenin yapılması:
“**Birinci ve ikinci ihale, icra müdürü tarafından, ilanda belirlenen gün ve saatte, haczedilen malın muhammen kıymetinin yüzde ellisi üzerinden başlatılır. Şartların yerine gelmesi hâlinde mal, en yüksek teklif verene ihale edilir. Şu kadar ki, artırma bedelinin haczedilen malın muhammen kıymetinin yüzde ellisi ile o malla güvence altına alınan ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından hangisi fazla ise bu miktarı ve ayrıca bu miktara ilave olarak paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını da geçmesi şarttır.
**Artırmanın sona erdiği gün ve saatte şartların bulunması hâlinde, mal en yüksek teklif verene ihale edilmiş olur ve malın mülkiyeti ihale alıcısına geçer.
**İhale alıcısının en yüksek teklifi verip de süresi içinde ihale bedelini yatırmaması hâlinde alınan teminat iade edilmeyip öncelikle satış masraflarından düşülmek üzere hak sahiplerine alacaklarına mahsuben ödenir.
**İcra müdürü, elektronik satış portalında artırma bittikten sonraki ilk iş gününde artırmanın sonucuyla ilgili bir artırma sonuç tutanağı düzenler ve bu tutanaktaki bilgileri aynı gün satış portalında ilan eder. **Tutanakta; ihalenin hangi gün ve saatte tamamlandığı, şartlar yerine gelmişse en yüksek teklifi verene malın ihale edildiği, tutanağın ilanından itibaren yedi gün içinde ihale bedelinin icra dairesi hesabına yatırılması gerektiği ve şartlar yerine gelmediği takdirde ihalenin hangi gerekçeyle yapılamadığı belirtilir.
**Satış talebi teklif verme başladıktan sonra geri alınamaz. Teklif verme süresinin bitimine kadar borcun tamamen ödenmesi hâlinde satış durdurulur.
**İcra müdürü, asgari ihale bedelinin teklif edilmediği, en yüksek teklif verenin ihale bedelini yatırmadığı veya teklif verme süresinin bitiminden önce borcun ödendiği hâllerde, ihalenin yapılamadığını veya iptal edildiğini tutanakla tespit eder. Asgari ihale bedelinin teklif edilmediği veya en yüksek teklif verenin ihale bedelini yatırmadığı hâllerde ikinci artırma, birinci artırmadaki şartlar çerçevesinde daha önce ilan edilen tarihte başlar.
**Artırmada, alıcı çıkmazsa veya bu maddede yazılı şartlar gerçekleşmezse alacaklı, önceki satış talebinden kalan satış isteme süresi içinde satış günü verilmesini talep edebilir. Satış isteme süresi satış talebiyle birlikte durur ve duran bu süre, ihalenin yapılamadığına veya iptal edildiğine ilişkin tutanak tarihinden itibaren kaldığı yerden işlemeye başlar.
**İcra müdürü, artırma bittikten sonraki ilk iş gününde elektronik satış portalından kaynaklanan teknik sebeplerle, artırmanın son on dakikası içinde teklif verilemediğini satış portalı kayıtlarından tespit ederse artırma süresinin bir gün uzatılmasına karar verir; kararda artırmanın başlayacağı ve biteceği tarih ve saatleri gösterir ve tüm bu hususları satış portalında derhâl duyurur. Bu durumda artırmanın başlangıç tarihi, artırma süresinin uzatılmasına karar verildiği tarihten itibaren üç günü geçemez. Bu süre içinde, daha önce en yüksek teklif veren teklifiyle bağlı olacağı gibi yeni istekliler de teminatı yatırmak suretiyle artırmaya katılabilir.”
Özetle; İhalenin Feshi, alacağını alamayan alacaklının başlattığı icra takibine binayen yaptığı haciz neticesinde haczettirdiği malların satışını istemesi ve ihale yoluyla yapılan satışın, icra mahkemesi tarafından usule uygun yapılıp yapılmadığının denetilmesi amacıyla görülen davadır. Zira ihale yapılırken aşağıda detaylıca yer vereceğimiz usulsüzlüklerden herhangi birinin gerçekleşmesi halinde ihalenin feshi istenebilecektir. Ancak unutulmamalıdır ki; İhalenin feshi şikâyet yoluyla icra mahkemesinden istenmektedir. Zira şikâyetin kendisi hukuki nitelik olarak bir dava olmadığına göre, şikâyet usulüne tabi olan ihalenin feshi de teknik anlamda bir dava olamaz. Dolayısıyla ihalenin feshi, teknik olarak bir dava mahiyetinde değildir.
İhalenin Feshi, İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinde detaylıca düzenlenmiştir. Özellikle ifade etmek isteriz ki, İhalenin feshi davasına ilişkin olarak kanunumuzda, 2021 yılında çok önemli değişiklikler yapılmıştır. Yapılan bu değişikliklere de yer vermeye çalışacağız. Öncelikle İhalenin Feshi davasını düzenleyen kanun maddemize göz gezdirelim;
Madde 134 – İhalenin neticesi ve feshi:
“**İcra dairesi tarafından taşınmaz kendisine ihale edilen alıcı o taşınmazın mülkiyetini iktisap etmiş olur. İhale kesinleşinceye kadar taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği icra dairesi tarafından kararlaştırılır. İhale alıcısının talebi üzerine icra dairesi, satışı yapılan taşınmazda kira sözleşmesine bağlı olarak oturan kişiye kira bedelini, diğer hâllerde ise taşınmazı kullanan kişiye bilirkişi marifetiyle tespit edilen aylık kullanım bedelini icra dairesine yatırmasını emreder. İlgili, ihtara rağmen kirayı veya belirlenen bedeli icra dairesine yatırmazsa hakkında 356 ncı madde hükmü kıyasen uygulanır. Bu şekilde depo edilen bedel, ihalenin sonucuna göre hak sahibine ödenir.
**İhalenin feshini, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 281 inci maddesinde yazılı sebepler de dâhil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikâyet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler. İlgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir.
**Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebi, ihale bedeli üzerinden nispi harca tabidir. Bu harcın yarısı talepte bulunulurken peşin olarak yatırılmak zorundadır. Talebin kabulü hâlinde bu harç başka bir kimseye yüklenmez ve istem hâlinde iade edilir. Talebin reddi hâlinde ise alınan bu harç iade edilmez ve harcın kalan kısmı ihalenin feshini isteyenden tahsil edilir.
**Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebinde, talepte bulunulurken, ilgili kişilerin muhtemel zararına karşılık olmak üzere ihale bedelinin yüzde beşi oranında teminat gösterilmesi şarttır. Talebin reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde genel hükümlere göre tazminat davasının açılmaması hâlinde hükmedilen para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsili için durum mahkemece tahsil dairesine bildirilir. Tahsil dairesi alınan teminattan, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde para cezasını tahsil etmezse talep hâlinde teminat ilgilisine iade edilir.
**İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi;
1.Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı
ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep
edilmesi nedeniyle,
2.Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı
ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle,
3.İşin esasına girerek,
talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûm eder.
**2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 38/A maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan konut finansmanından kaynaklanan alacaklar ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığının rehinle temin edilmiş alacaklarının takibinde, beşinci fıkrada yer alan oran yüzde yirmi olarak uygulanır.
**İhalenin feshine ilişkin şikâyet görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesi veya mahkemeye yapılırsa, icra mahkemesi veya mahkeme evrak üzerinde inceleme yaparak başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verir ve masrafını gider avansından karşılamak suretiyle dosyayı resen görevli veya yetkili icra mahkemesine gönderir. Bu kararlar kesindir.
**Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydıyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satış bedelini derhâl veya 130 uncu maddeye göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadırlar. İcra müdürü, ödenen ihale bedeli ile ilgili olarak, ihalenin feshine yönelik şikâyet sonucunda verilecek karar kesinleşinceye kadar para bankalarda nemalandırılır. İhalenin feshine ilişkin şikâyetin kabulüne veya reddine ilişkin kararın kesinleşmesi üzerine, ihale bedeli nemaları ile birlikte hak sahiplerine ödenir.
**İhale kesinleşmedikçe ve ihale konusu mal alıcıya teslim edilmedikçe veya teslime hazır hâle getirilmedikçe ihale bedeli alacaklılara ödenmez. İhale konusu malın teslim edilemeyeceği veya teslime hazır hale getirilemeyeceği durumlarda ihale icra müdürü tarafından iptal olunarak ihale bedeli alıcısına ödenir.
**Satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet müddeti ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu müddet ihalenin yapıldığına ilişkin kararın elektronik satış portalında ilan edildiği tarihten itibaren bir seneyi geçemez.
**İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vakı yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur.
**Tescil için tapu idaresine yapılacak tebligat, şikayet için muayyen müddetin geçmesinden veya şikayet edilmişse şikayeti neticelendiren kararın kesinleşmesinden sonra yapılır.”
Şimdi, bu kanun maddesi kapsamında önemli hususları ayrı ayrı açıklayalım;
1-) İHALENİN FESHİ NEDENLERİ
- Satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz bir tebligatın yapılması,
- Kıymet takdiri üzerinden 2 yıldan fazla bir sürenin geçmiş olması,
- Kıymet takdirine ilişkin itirazlarının inceleme yapılmadan reddedilmesi,
- İhalenin, ilanda belirtilen prosedüre aykırı şekilde yapılması,
- Süresinde satış talebinde bulunulmadığından dolayı takibin veya haczin düşmesi,
- İhalede tellal bulunmaması,
- İhaleye katılmanın engellenmesi
- Malın gerçek değerinde satılmaması,
- İhalenin yetkisiz icra dairesi tarafından yapılması,
- Taşınmazların satış ilanı ile satış tarihi arasında 1 aydan az bir sürenin olması,
- Satış bedelinin, ihaleye konu malın muhammen bedelin %50’si ile paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını karşılamaması veya rüçhanlı alacağın altında olması.
2-) İHALENİN FESHİNİ TALEP EDEBİLECEK KİŞİLER
1-Satış isteyen alacaklı,
2-Borçlu,
3-Mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer,
4-Sınırlı ayni hak sahipleri,
5-Pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler.
Bu kişiler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikâyet yolu ile ihalenin feshini isteyebilirler. 3. Maddede belirtilen resmi sicilden kasıt sadece tapu sicilindeki ilgililer değil, trafik sicili, gemi sicili, marka ve patent sicili gibi diğer resmi sicillerdeki ilgililer de ihalenin feshini talep edebilecektir.
!!! DİKKAT!!! Sınırlı ayni hak sahiplerinin de ihalenin feshini isteyebilmesi için, söz konusu hakkın sicile kayıtlı olması şarttır. Sicile kayıtlı olmayan sınırlı ayni hak sahipleri, ihalenin feshini talep edemeyecektir.
3-) İHALENİN FESHİNİ TALEP EDEBİLMEK İÇİN %5 TEMİNAT ŞARTI
Teminata ilişkin hususlar İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 4. Fıkrasında düzenlenmiştir. Kanun maddesine göre; “Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebinde, talepte bulunulurken, ilgili kişilerin muhtemel zararına karşılık olmak üzere ihale bedelinin yüzde beşi oranında teminat gösterilmesi şarttır. Talebin reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde genel hükümlere göre tazminat davasının açılmaması hâlinde hükmedilen para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsili için durum mahkemece tahsil dairesine bildirilir. Tahsil dairesi alınan teminattan, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde para cezasını tahsil etmezse talep hâlinde teminat ilgilisine iade edilir”
Kanun maddesinde de açıkça düzenlendiği üzere; satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri, ihalenin feshini talep ederse, teminat göstermekle yükümlü olmayacaktır. Ancak bunun dışında kalanlar, özellikle de pey sürerek ihaleye katılanlar, ihalenin feshi talebinde bulunmaları halinde; ihale bedelinin %5 ‘i oranında teminat yatırmak zorundadırlar.
4-) İHALENİN FESHİNİ TALEP EDENİN ÖDEMESİ GEREKEN HARÇ MİKTARI
İhalenin feshi talebinde bulunacak kişilerin ödemesi gereken harç miktarı, 7343 Sayılı Kanunla İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 3. Fıkrasına eklenmiştir. Kanun maddesine göre;
“Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmî sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebi, ihale bedeli üzerinden nispi harca tabidir. Bu harcın yarısı talepte bulunulurken peşin olarak yatırılmak zorundadır. Talebin kabulü hâlinde bu harç başka bir kimseye yüklenmez ve istem hâlinde iade edilir. Talebin reddi hâlinde ise alınan bu harç iade edilmez ve harcın kalan kısmı ihalenin feshini isteyenden tahsil edilir”.
Kanun maddesinden de açıkçası görüldüğü üzere, eğer ihalenin feshini; satış isteyen alacaklı, borçlu, resmi sicilde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri isterse, maktu harç ödeyecektir. Buna karşılık ihalenin feshini, bu sayılanlar dışında başka bir kişi, özellikle ihaleye katılarak pey süren kişi isterse, bu kişi ihale bedeli üzerinden nispi harç ödeyecektir.
5-) %10 ORANINDA PARA CEZASI
İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 5. Fıkrasına göre: “İcra mahkemesi;
- Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle,
- Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle,
- İşin esasına girerek, talebin reddine karar verirse ihalenin feshini talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûm eder.”
Kanun maddesine göre; Eğer ihalenin feshi, satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmiş ve reddedilmişse, bu kişilerin talebi, esasa girilerek reddedilmese, yani örneğin usulden reddedilse bile bu kişiler para cezasına mahkum edilecektir. Ancak, ihalenin feshi talebinin işin esasına girilerek reddedilmesi halinde, talepte bulunan kim olursa olsun, para cezasına mahkum edilecektir. İhalenin feshi talebinin, satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle reddedilmesi halinde ise herhalde para cezasına mahkumiyet olacaktır. Burada önem arz eden, pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler de feragat halinde para cezasına mahkum edilecektir.
6-) İHALENİN FESHİ TALEBİNİN GÖREVSİZ VEYA YETKİSİZ MERCİE YAPILMASI
İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 7. Fıkrasına göre: “İhalenin feshine ilişkin şikâyet görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesi veya mahkemeye yapılırsa, icra mahkemesi veya mahkeme evrak üzerinde inceleme yaparak başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verir ve masrafını gider avansından karşılamak suretiyle dosyayı resen görevli veya yetkili icra mahkemesine gönderir. Bu kararlar kesindir.”
7-) İHALENİN FESHİ TALEBİNİN DURUŞMALI OLARAK İNCELENMESİ
İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 5. Fıkrasına göre: “İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir”.
Kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere, ihalenin feshi yargılamasında her iki taraf da duruşmaya gelmese dahi dosya işlemden kaldırılmaz. İki taraf gelmemiş ya da bir taraf gelmiş ancak o da yargılamayı takip etmeyeceğini bildirmiş olsa bile mahkeme, dosyayı işlemden kaldırmayıp, gereken kararı verecektir. Ancak, ihalenin feshi talebinin usulden reddine karar verilmesi gerekiyorsa, duruşma yapılması zorunlu değildir. Mahkeme bu hususta duruşma yapmadan, yani dosya üzerinden de karar verebilir.
😎 DAVA AÇMA SÜRESİ ve HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
İcra İflas Kanunumuzun 134. Maddesinin 5. Fıkrasına göre: ” İhalenin feshini, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 281 inci maddesinde yazılı sebepler de dâhil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikâyet yolu ile İHALE TARİHİNDEN İTİBAREN YEDİ GÜN içinde isteyebilirler. İlgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir.”
Kanun maddesindeki düzenlemeye göre; İhalenin feshi davasının ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde açılması gerekir. Ancak bazı hallerde bu 7 günlük süre, ihalenin feshi sebebinin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu haller;
A* Satış ilanının tebliğ edilmemesi veya ilgisiz kişiye tebliğ edilmesi
B* Satılan malın esaslı unsurlarında bir hatanın mevcut olması ve bu hatanın sonradan öğrenilmesi
C* İhaleye fesat karıştırılması ve bu durumun sonradan öğrenilmesi,
Bu hallerde şikayet etme süresi, öğrenmeden itibaren başlamaktadır. Ancak; DİKKAT! İhalenin feshi isteminde bulunabilmek için herhalde ihale tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre bulunmaktadır. İİK m.134/10 ‘na göre; Satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet müddeti ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu müddet
ihalenin yapıldığına ilişkin kararın elektronik satış portalında ilan edildiği tarihten itibaren bir seneyi geçemez.!
9-) GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Görev: İhalenin feshi şikayeti (davası), icra mahkemelerinin görev alanına girmektedir. Yukarıda da belirttiğimiz üzere, müracaatın görevsiz veya yetkisiz mahkemeye yapılması halinde , müracaat tarihinden itibaren 10 gün içinde görevsizlik ve yetkisizlik kararları verilir ve bu kararlar kesindir.
Yetki: İhalenin feshi şikayeti, ihaleyi gerçekleştiren icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine yapılmaktadır. İhale ile satılan mallar, esas icra takibinin yapıldığı icra müdürlüğünün yetki çevresinde bulunuyorsa, ihaleyi esas icra müdürlüğü yapacağından, ihalenin feshi talebi de esas icra takibinin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine yapılacaktır. Ancak ihale, istinabe yoluyla yapılmışsa artık ihalenin feshi şikayeti de istinabe ile icra takibini yürüten icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine yapılacaktır. Bu husus İİK m. 79 da düzenlenmiştir. Buna göre; “Haczolunacak mallar başka yerde ise haciz yapılmasını malların bulunduğu yerin icra dairesine hemen yazar. Bu halde hacizle ilgili şikayetler, istinabe olunan icra dairesinin tabi bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Resmî sicile kayıtlı malların haczi, takibin yapıldığı icra dairesince, kaydına işletilmek suretiyle doğrudan da yapılabilir.”
10-) DAVANIN KABULÜ veya REDDİ
Son olarak davanın kabulü veya reddi durumlarını da izah edelim.
Davanın kabul edilmesi halinde, kararın kesinleşmesi ile birlikte ihale feshedilmiş sayılacaktır. Ancak ihalenin feshi kararları kesinleşmeden icraya konulabilecek kararlardan değildir. Bu nedenle kesinleşmesi gerekmektedir.
Davanın reddi halinde, Mahkemece;
— Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri ile pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler dışında kalan kişilerce talep edilmesi nedeniyle,
— Satış isteyen alacaklı, borçlu, mahcuzun resmî sicilinde kayıtlı olan ilgililer ve sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişiler bakımından feragat nedeniyle,
— İşin esasına girilerek,
Talebin reddedilmesi halinde, ihalenin feshini talep eden kişi, ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûm edilir. DİKKAT! Davanın reddine ilişkin kararlar kesindir, bu nedenle istinaf ve Temyiz yolu kapalıdır.
EMSAL YARGITAY KARARLARI

YARGITAY ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas : 2009/22181
Karar : 2010/4318
Tarih : 25.02.2010
“İcra Müdürlüğü’nün ihale bedeli süresinde yatırılmadığı için ihaleyi feshetmesi durumunda ihalenin feshine sebep olanın iki bedel arasındaki fark ve diğer zarar ve temerrüt faizinden sorumlu olacağı gözetilerek; ihalenin feshi davasının konusuz kaldığı nedeniyle reddi yerine, ihaleye girip pey sürmekle ihalenin feshini isteyebilecek ilgili konumu kazanan davacının, ihale olunan aracın esaslı vasıflarında hataya düşürüldüğü gerekçesiyle açtığı ihalenin feshi istemi konusunda bir karar verilmelidir.”
YARGITAY ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas : 2000/15361
Karar : 2000/17005
Tarih : 09.11.2000
“İİK.nun 134/3. maddesine göre satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet müddeti ıttıla tarihinden başlar. Bu hallerin dışında ihalenin feshinin ihale tarihinden itibaren 7 günlük süre içinde istenmesi gerekir. Borçlu satılan menküllerin mütemim cüz olduğundan gayri menkulden ayrı satışının mümkün olamayacağından bahisle ihalenin feshini istemiştir. Mercice de bu nedenle ihalenin feshine karar verilmiştir. Bu durumda ihalenin feshini isteme süresi ihale tarihinden başlayacağından ve ihale 15.12.1999 tarihinde yapılmış borçlu ise 1.2.2000 tarihinde 7 günlük süreden sonra ihalenin feshini talep ettiğinden başvurusu sürede değildir. Şikayetin süre yönünden reddine karar vermek gerekirken esasının incelenip ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir.”
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
Esas : 2013/2211
Karar : 2015/1300
Tarih : 29.04.2015
“Talep, ihalenin feshi istemine ilişkindir. Şikayetçi alacaklı vekili, ihale konusu araç yönünden KDV oranının %1 iken satış ilanında %18 olarak yazılmasının ihaleye katılımı azalttığını belirterek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık, ihale konusu araç yönünden KDV oranının %1 iken satış ilanında %18 yazılmasının ihalenin feshini gerektirip gerektirmediği, ihalenin feshini gerektirmesi halinde ihale konusu araca ilişkin KDV oranının araştırılması gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.”
YARGITAY ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas : 2015/25317
Karar : 2016/2849
Tarih : 08.02.2016
“İİK’nun 134/8. maddesinde; “İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur” düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, fesih istemine konu olan ihalede satılan traktörün muhammen bedeli 15.000 TL olup, 16.150 TL’ye satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin menkulün muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle ihalede zarar unsuru gerçekleşmemiş olmakla borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. Mahkemece istemin işin esasına girilmeden bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Ayrıca, İİK’nun 134. maddesinde ihalenin feshi isteminin esası yönünden inceleme yapılarak reddi halinde ihalenin feshini isteyen kişi aleyhine para cezasına hükmedileceğinin öngörüldüğü, ihalenin feshi isteminin kabulü halinde alacaklı aleyhine para cezasına hükmedileceğine dair herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığı halde alacaklı aleyhine para cezasına hükmedilmesi de isabetsizdir.”
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
Esas : 2017/1145
Karar : 2017/780
Tarih : 19.04.2017
“İstem ihalenin şikayet yolu ile feshine ilişkindir. Uyuşmazlık ihalenin feshi isteminin İİK 133. maddesine mi, yoksa 134. maddesine mi dayalı olduğu burada varılacak sonuca göre ihalenin feshi isteminin reddedilmesi nedeniyle şikayetçi borçlu aleyhine yüzde 10 para cezasına hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Somut olayda “ihalenin feshine yönelik istemin reddi kararı” şikayetçi borçlunun temyiz talebinin reddi nedeniyle kesinleşmiş; bir diğer ifade ile taraflar arasında ihalenin geçerli olduğu hususunda çekişme kalmamıştır. Uyuşmazlık, Özel Dairece verilen “borçlu aleyhine yüzde 10 para cezasına hükmedilmesi gerektiği” yönündeki bozma kararıyla sınırlı kalmıştır. Yerel Mahkeme tarafından da “borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına” ilişkin olarak direnme kararı verildiğine göre temyiz isteminin reddedilmesiyle kesinleşerek uyuşmazlık konusu olmaktan çıkan ihalenin feshi istemi ile borçlunun lehine olan bir hüküm hakkında temyiz yoluna başvurulmasında hukuki yarardan söz edilemez. O halde, temyiz yoluna başvurulmasında hukuki yararı bulunmayan şikayetçi borçlunun temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.”
YARGITAY ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas : 2021/2922
Karar : 2021/4191
Tarih : 07.04.2021
“Kural olarak; usulüne uygun biçimde gerçekleşen ihaleden sonra icra takibinin iptal edilmesi, icranın geri bırakılması veya alacaklının takip dosyasından feragat etmesi halinde dahi bu hususlar ihalenin feshi nedeni yapılamaz. İİK.nun 134.maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiştir. Sadece “ihalenin BK’nun 226.maddesinde yazılı”, “satış ilanı tebliğ edilmemiş olması”, “satılan malın esaslı niteliklerindeki hata” ve “ihaledeki fesat” nedenleriyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. Somut olayda ihale tarihinde henüz icra mahkemesinde icranın geri bırakılması yargılamasının devam ettiği ve satışın durdurulması yönünde bir karar alınmadığından ihalenin yapılması usul ve yasaya uygundur.”
YARGITAY ONİKİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas : 2021/3696
Karar : 2021/5385
Tarih : 25.05.2021
“Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen davacının, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Borçlu şirketin 15.09.2020 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; borçlu şirkete yapılan kıymet taktir raporu ve satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, sadece kıymet taktir raporu ve satış ilanının ilgililere usulüne uygun tebliğ edilmediğinin ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesi’nce, yanılgılı değerlendirme ile borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu gerekçe gösterilerek ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.”
HBS HUKUK & DANIŞMANLIK BÜROSU EKİBİ OLARAK İCRA İFLAS HUKUKU KAPSAMINDAKİ DAVA VE HUKUKİ UYUŞMAZLIKLARA İLİŞKİN OLARAK DANIŞMANLIK VE AVUKATLIK HİZMETİ SUNMAKTAYIZ. DAHA DETAYLI BİLGİ ALMAK İÇİN OFİSİMİZLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ…
