YABANCILAR HUKUKUNA DAİR..
Öncelikle ifade edelim ki bu makalemiz, geniş bir konu ve alanı kapsaması nedeniyle genel hatlarıyla ele alınmıştır. Daha detaylı nüshalarda hak kaybına uğramamak adına, bir avukat desteğinden faydalanmanız yararlı olacaktır.
YABANCI KİMDİR?
Yabancı, bulunduğu ülkeye vatandaşlık bağı ile bağlı olmayan kişilerdir. Yani bulunduğu ülkeye, taabiyet (hukuki bağ) ile bağlı olmayan kişiye yabancı denmektedir.
Vatandaşlık hukukunun genel ilkelerine göre;
A.Herkesin bir vatandaşlığı olmalıdır,
B.Herkesin yalnız bir vatandaşlığı olmalıdır,
C.Kişi vatandaşlığını değiştirmekte serbest olmalıdır.
VATANDAŞLIK NASIL KAZANILIR ?
Vatandaşlık kazanma yolları; asli vatandaşlık ve müktesep (sonradan kazanılmış) vatandaşlık olarak ikiye ayrılmaktadır.
Vatandaşlığın aslen kazanılması, TVK m.6′ ya göre;
1- soybağı esası
2- doğum yeri esası şeklinde olmaktadır. Zira TVK’nın (Türk vatandaşlığı kanunu) 6. Maddesine göre; “Doğumla kazanılan Türk vatandaşlığı, soy bağı veya doğum yeri esasına göre kendiliğinden kazanılır. Doğumla kazanılan vatandaşlık doğum anından itibaren hüküm ifade eder.”
Müktesep vatandaşlık ise; TVK m.9′ a göre;
1- yetkili makam kararı
2- evlat edinilme,
3- seçme hakkının kullanılması, şeklinde kazanılmaktadır. Zira TVK’nın 9. Maddesine göre; “Sonradan kazanılan Türk vatandaşlığı, yetkili makam kararı veya evlat edinilme ya da seçme hakkının kullanılması ile gerçekleşir.”
Vatandaşlığın aslen kazanılması, bir kişinin doğumu anında veya doğumu dolayısıyla vatandaşlık kazanmasıdır. Doğum yerine göre vatandaşlığın kazanılması ise, kişinin doğduğu anda bulunduğu ülkenin vatandaşlığını belli şartlar dahilinde kazanmasıdır. TVK m.8 e göre; “Türkiye’de doğan ve yabancı ana ve babasından dolayı doğumla herhangi bir ülkenin vatandaşlığını kazanamayan çocuk, doğumdan itibaren Türk vatandaşıdır. Türkiye’de bulunmuş çocuk aksi sabit olmadıkça Türkiye’de doğmuş sayılır.” Kanun metninden de açıkça anlaşılacağı üzere, doğum yeri esasına göre vatandaşlığın kazanılabilmesi için çocuğun Türkiye’de doğmuş olması şarttır. Ancak doğum yeri esasına göre vatandaşlığın kazanılabilmesi için;
1- çocuğun, soybağı esasına göre vatandaşlık kazanamamış olması ve
2- başka bir ülkenin vatandaşlığını kazanamamış olması, zorunlu şartlardandır. Aksi taktirde, doğum yerine dayanılarak vatandaşlık kazanılması mümkün değildir.
Müktesep vatandaşlık, yani vatandaşlığın sonradan kazanılması ise; yukarıda da belirttiğimiz üzere farklı şekillerde gerçekleşebilmektedir. Bunlar; yetkili makam kararı, evlat edinilme ve seçme hakkının kullanılmasıdır.
Öncelikle Yetkili Makam Kararı ile Vatandaşlığın Kazanılmasını Açıklayalım;
1-Yetkili makam kararı ile vatandaşlığın kazanılması yolları;
1.1- Genel olarak vatandaşlığa alınma:
Genel olarak vatandaşlığın kazanılabilmesi için aşağıdaki şartların bir arada mevcut olması gerekmektedir. Bu şartlar;
A.ehliyet şartı (kişi, ayırt etme gücüne haiz olmalı ve ergin olmalıdır.)
B. İkamet şartı (kişi, başvuru tarihinden önce 5 yıl kesintisiz şekilde Türkiyede ikamet etmiş olmalıdır)
C. Başvuran kişinin yerleşme niyeti olmalıdır
D. Başvuru sahibi, sağlıklı olmalıdır
E. Başvuru, TVK m.11 de ki diğer şartları taşımalıdır (TVK m.11 ; “Türk vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancılarda;
-Kendi millî kanununa, vatansız ise Türk kanunlarına göre ergin ve ayırt etme gücüne sahip olmak,
-Başvuru tarihinden geriye doğru Türkiye’de kesintisiz beş yıl ikamet etmek,
-Türkiye’de yerleşmeye karar verdiğini davranışları ile teyit etmek,
-Genel sağlık bakımından tehlike teşkil eden bir hastalığı bulunmamak,
-İyi ahlak sahibi olmak,
-Yeteri kadar Türkçe konuşabilmek,
-Türkiye’de kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimini sağlayacak gelire veya mesleğe sahip olmak,
-Millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmamak, şartları aranır.”)
1.2- İstisnai yolla vatandaşlığa alınma:
TVK m.12 ‘ye göre ; “Millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmamak şartıyla Cumhurbaşkanı kararı ile aşağıda belirtilen yabancılar Türk vatandaşlığını kazanabilirler.
a) Türkiye’ye sanayi tesisleri getiren veya bilimsel, teknolojik, ekonomik, sosyal, sportif, kültürel, sanatsal alanlarda olağanüstü hizmeti geçen ya da geçeceği düşünülen ve ilgili bakanlıklarca haklarında gerekçeli teklifte bulunulan kişiler.
b) 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi uyarınca ikamet izni alanlar ile Turkuaz Kart sahibi yabancılar ve bunların yabancı eşi, kendisinin ve eşinin ergin olmayan veya bağımlı yabancı çocuğu.
c) Vatandaşlığa alınması zaruri görülen kişiler.
d) Göçmen olarak kabul edilen kişiler.
Bu kişiler, yalnızca sayılan şartları taşımaları halinde ve Cumhurbaşkanı kararı ile vatandaşlık kazanabilirler. Turkuaz kart sahiplerinin, süresiz çalışma izni olduğunu da ifade etmekte fayda görmekteyiz.
1.3- Yeniden vatandaşlığa alınma:
Yeniden vatandaşlığa alınma durumu, İkamet Şartlı ve İkamet Şartsız olarak ikiye ayrılmaktadır.
A. İkame şartı aranmaksızın vatandaşlığa alınabilecekler;
*Çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenler ve
*Ana veya babalarına bağlı olarak Türk vatandaşlığını kaybedenlerden ergin olduktan itibaren 3 yıl içerisinde seçme hakkını kullanmayanlar, Türkiye’de ikamet etme süresine bakılmaksızın, Türk
vatandaşlığını Bakanlık kararıyla yeniden kazanabilirler.
B. İkame şartlı vatandaşlığa alınabilecekler;
*Cumhurbaşkanı kararı ile vatandaşlığı kaybettirilenler ve
*Seçme hakkını kullanarak vatandaşlıktan ayrılanlar, Türkiye’de 3 yıl ikamet etmek şartıyla Türk vatandaşlığını yeniden kazanabileceklerdir.
1.4- Evlenme yoluyla vatandaşlığın kazanılması:
Türk vatandaşlığının evlenme yoluyla kazanılması, TVK m. 16 da düzenlenmiştir. Kanun maddesine göre;
“Bir Türk vatandaşı ile evlenme doğrudan Türk vatandaşlığını kazandırmaz. Ancak bir Türk vatandaşı ile en az üç yıldan beri evli olan ve evliliği devam eden yabancılar Türk vatandaşlığını kazanmak üzere başvuruda bulunabilir. Başvuru sahiplerinde;
a) Aile birliği içinde yaşama,
b) Evlilik birliği ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmama,
c) Millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir hali bulunmaması, şartlarının mevcut olması gerekir”.
1.5- Evlat edinilme yoluyla vatandaşlığın kazanılması:
Bir Türk vatandaşı tarafından evlat edinilen kişinin de vatandaşlık kazanması mümkündür. Ancak vatandaşlık kazanacak kişinin yani evlat olunanın ergin olmaması gerekmektedir. Ergin olmayan kişinin, vatandaşlığa alınıp alınmayacağına dair karar merci; İçişleri bakanlığıdır.
Yetkili makam kararı ile vatandaşlığın kazanılması konusuna ilişkin, son olarak hüküm ve sonuçlarına değinelim; Vatandaşlığın kazanılmasına ilişkin kararlar, karar tarihinden itibaren artık hüküm doğurmaya başlar. Önemle belirtmek gerekir ki, yetkili makam kararı ile Türk vatandaşlığının kazanılması eşin vatandaşlığına tesir etmez. Ana veya babanın velayeti kendisinde bulunan çocukları, diğer eşin muvafakat etmesi halinde Türk vatandaşlığını kazanır. Muvafakat verilmemesi halinde ana veya babanın mutad meskeninin bulunduğu ülkedeki hakim kararına göre işlem yapılır. Türk vatandaşlığını birlikte kazanan ana ve babanın çocukları da Türk vatandaşlığını kazanır.
Şimdi, Seçme Hakkının Kullanılarak Vatandaşlığın Kazanılması Durumunu Açıklayalım:
2- Seçme Hakkı İle Vatandaşlığın Kazanılması:
Ana veya babalarına bağlı olarak Türk vatandaşlığını kaybeden çocuklar, ergin olmalarından itibaren üç yıl içinde seçme hakkını kullanmak suretiyle Türk vatandaşlığını kazanabilirler. Burada dikkat edilmesi gereken husus, anne ve babanın vatandaşlıktan izin alarak çıkmaları gerekmektedir. Kişi ergin olduktan itibaren 3 yıl içerisinde vatandaşlık başvurusunda bulunmaması halinde, yukarıda açıklandığı üzere; ikamet şartsız yeniden vatandaşlığa alınabilecektir. Seçme hakkı ile Türk vatandaşlığının kazanılması halinde de yukarıda açıklanan yetkili makam kararı ile vatandaşlığın kazanılmasına ilişkin hüküm ve sonuçlar uygulanır.
VATANDAŞLIĞIN KAYBI HALLERİ?
Vatandaşlık, iradi ve irade dışı kayıp olmak üzere iki şekilde kaybedilebilmektedir. Kişinin, iradi şekilde seçme hakkını kullanarak vatandaşlıktan çıkması, belli şartlar dahilinde pek tabii mümkündür. Ayrıca kişi, irade dışı olarak yetkili makam kararı ile vatandaşlığını kaybedebilmektedir.
1-Vatandaşlığın İradi Kaybı;
Vatandaşlığın iradi kaybı halleri de karşımıza iki türlü çıkmaktadır. Bunlar;
A.Vatandaşlıktan Çıkma ve
B. Seçme Hakkı İle Vatandaşlığın Kaybı, halleridir.
A. Vatandaşlıktan Çıkma;
Çıkma belgesi alınarak vatandaşlıktan çıkılması mümkündür. Çıkma belgesi alarak Türk vatandaşlığından çıkan kişi, vatandaşlığını doğum ile kazanmış ise; özel statülü yabancı sayılacaktır ve talep etmesi halinde kendisine Mavi Kart verilecektir. Özel Statülü yabancıların kimler olduğu hususu aşağıda detaylıca açıklanmıştır.
B. Seçme Hakkının Kullanılarak Vatandaşlığın Kaybı;
Bu durumda talepte bulunmak yeterli olup, herhangi bir makamın onayına gerek bulunmamaktadır. TVK m.34′ e göre; “Aşağıda durumları belirtilenler, ergin olmalarından itibaren üç yıl içinde Türk vatandaşlığından ayrılabilirler.
**Ana ya da babadan dolayı soy bağı nedeniyle doğumla Türk vatandaşı olanlardan yabancı ana veya babanın vatandaşlığını doğumla veya sonradan kazananlar.
**Ana ya da babadan dolayı soy bağı nedeniyle Türk vatandaşı olanlardan doğum yeri esasına göre yabancı bir devlet vatandaşlığını kazananlar.
**Evlat edinilme yoluyla Türk vatandaşlığını kazananlar.
**Doğum yeri esasına göre Türk vatandaşı oldukları halde, sonradan yabancı ana veya babasının vatandaşlığını kazananlar.
**Herhangi bir şekilde Türk vatandaşlığını kazanmış ana veya babaya bağlı olarak Türk vatandaşlığını kazananlar.”
Bu noktada dikkat etmek gerekir ki, kişinin seçme hakkını kullanarak vatansız kalması mümkün değildir. Bu nedenle seçme hakkının kullanılarak vatandaşlığın kaybı, ilgiliyi vatansız kılacak ise seçme hakkı kullanılamaz.
2- Vatandaşlığın İrade Dışı Kaybı;
Vatandaşlığın irade dışı kaybı halleri de karşımıza iki türlü çıkmaktadır. Bunlar;
A. Vatandaşlığa Alınma Kararının İptali ve
B. Vatandaşlığa Bağdaşmayan Eylemeler Nedeniyle Kaybettirme, şeklindedir.
A. Vatandaşlığa Alınma Kararının İptali:
Vatandaşlığa alınan kişinin, vatandaşlığa alınırken aldatma kastı ile hareket ettiğinin tespiti halinde vatandaşlığı iptal edilir. Dikkat edilmesi gerekir ki, kusurlu olan tarafın kişi değilde idare olması halinde ise vatandaşlık geri alınacaktır.
B. Vatandaşlığa Bağdaşmayan Eylemeler Nedeniyle Kaybettirme:
Bir türk vatandaşının, *yabancı bir devlette Türkiye’nin menfaatlerine aykırı eylemlerde bulunması,
*Türkiye’nin savaşta olduğu bir ülkeye hizmet ediyor olması,
*İzinsiz olarak yabancı devletlerde gönüllü askerlik yapıyor olması, hallerinde; kişinin vatandaşlığı kaybettirilir.
İKAMET İZİN TÜRLERİ NELERDİR?
İkamet izni çeşitleri şunlardır:
A) Kısa Dönem İkamet İzni;
Kısa dönem ikamet izni, en çok 2 yıl için verilebilmektedir.
B) Aile İkamet İzni;
Aile ikamet izni, en çok 3 yıl için verilebilmektedir.
C) Öğrenci İkamet İzni
Öğrenci ikamet izni, öğrenim süresi boyunca verilmektedir.
Ç) Uzun Dönem İkamet İzni
Uzun dönem ikamet izni için, kesintisiz 8 yıl boyunca Türkiye’de ikamet etme şartı aranmaktadır.
D) İnsani İkamet İzni
E) İnsan Ticareti Mağduru İkamet İzni
Aşağıdaki kişiler, ikamet izninden muaftırlar;
*Vatansız kişi kimlik belgesi olanlar,
*Uluslararası koruma statüsü veya geçici koruma kimlik belgesi olanlar,
*Çalışma izni veya Turkuaz Kart sahibi olanlar,
*Vatandaşlığı doğumla kazanıp, izin alarak çıkanlar (özel statülü yabancılar).
DİKKAT: Mülteci, şartlı mülteci, İkincil koruma statüsü, İnsani ikamet izni sahipleri ve Geçici koruma sağlanan yabancıların uzun dönem ikamet izni almaları mümkün değildir.
MÜLTECİ, ŞARTLI MÜLTECİ, İKİNCİL KORUMA STATÜSÜ, GEÇİCİ KORUMA KAPSAMINDA OLANLAR, VATANSIZLAR, GÖÇMENLER, ÖZEL STATÜLÜ YABANCILAR?
Mülteci Kimdir?
Vatandaşı olduğu ülkede zulme uğrayan veya zulme uğrama korkusu altında ülkesini terk eden ve başka ülkeye sığınan kişilere mülteci denilmektedir. Ülkemize bu sebeplerle sığınanlara mülteci statüsü verilebilmesi için, bu kişilerin mutlaka AVRUPA ÜLKESİ vatandaşı olması gerekmektedir. Kişinin avrupa ülkeleri dışından gelmesi halinde şartlı mülteci veya ikincil koruma statüsü verilecektir. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 61. maddesine göre; “Avrupa ülkelerinde meydana gelen olaylar nedeniyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında mülteci statüsü verilir.”
Şartlı Mülteci Kimdir?
Zulme uğrama korkusuyla, avrupa ülkeleri dışındaki ülkelerden gelerek ülkemize sığınan kişilerdir. Şartlı mülteci statüsünün verilebilmesi için kişilerin kitlesel olarak değilde bireysel olarak ülkemize sığınmış olmaları gerekmektedir. Örneğin suriyeliler ve afganistanlılar, ülkemize kitlesel olarak gelmelerinden ötürü, şartlı mülteci olarak sayılmamaktadırlar. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 62. maddesine göre; “Avrupa ülkeleri dışında meydana gelen olaylar sebebiyle; ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşüncelerinden dolayı zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korku nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancıya veya bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen vatansız kişiye statü belirleme işlemleri sonrasında şartlı mülteci statüsü verilir. Üçüncü ülkeye yerleştirilinceye kadar, şartlı mültecinin Türkiye’de kalmasına izin verilir.”
İkincil Koruma Statüsünde Olanlar?
Mülteci veya şartlı mülteci olarak nitelendirilemeyen, ancak ölüm veya insanlık dışı bir cezaya mahkum olacak bu nedenle de ülkesine dönemeyen yabancılara ikincil koruma statüsü verilir. İkincil koruma statüsü de bireysel hareketler içindir. Bu nedenle suriyeli veya afganistanlıların ikincil koruma statüsü almaları mümkün değildir. Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 63. maddesine göre; “Mülteci veya şartlı mülteci olarak nitelendirilemeyen, ancak menşe ülkesine veya ikamet ülkesine geri gönderildiği takdirde;
a) Ölüm cezasına mahkûm olacak veya ölüm cezası infaz edilecek,
b) İşkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacak,
c) Uluslararası veya ülke genelindeki silahlı çatışma durumlarında, ayrım gözetmeyen şiddet hareketleri nedeniyle şahsına yönelik ciddi tehditle karşılaşacak, olması nedeniyle menşe ülkesinin veya ikamet ülkesinin korumasından yararlanamayan veya söz konusu tehdit nedeniyle yararlanmak istemeyen yabancı ya da vatansız kişiye, statü belirleme işlemleri sonrasında ikincil koruma statüsü verilir.”
Geçici Koruma Kapsamında Olanlar ?
Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir. Yani, ülkesinden ayrılmaya zorlanmış ve ülkesine dönemeyen kişilerin kitlesel olarak ülkemize sığınmaları halinde Geçici Koruma statüsü verilmektedir. Halihazırda ülkemizde bulunan suriyeli ve afganistanlılar, geçici koruma staüsünde sayılmaktadırlar. Geçici koruma kapsamına ilişkin daha detaylı açıklamalara aşağıda yer verdik.
Göçmenler ?
Ülkemize yerleşme niyetiyle göç etmiş Türk soyundan olan kişileri göçmen statüsü verilmektedir. Göçmen statüsün verilebilmesi için, bu kişilerin mutlaka Türk soyundan olmaları gerekir.
Vatansız Kimdir ?
Hiçbir devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olmayan kişilere vatansız denilmektedir. Vatansız kişiye, vatansız kişi kimlik belgesi verilir ve bu belge 2 yıl süre için geçerlidir.
Özel Statülü Yabancılar Kimlerdir ?
Ülkemizde özel statülü sayılan yabancılar;
*Türk vatandaşlığını doğumla kazanıp, izin alarak vatandaşlıktan çıkanlar ve bu kişilerin 3. Dereceye kadar altsoyları,
*Uzun dönem ikamet izni sahipleri,
*Turkuaz Kart sahipleri,
*Süresiz çalışma izni sahipleri, özel statülü yabancılar sayılmaktadırlar.
ÇALIŞMA İZNİ TÜRLERİ VE ŞARTLARI NELERDİR?
Yabancıların Türkiye’de çalışabilmeleri için öncelikle usulüne uygun şekilde ülkeye giriş yapmış olmaları gerekir. Yabancıların Türkiye’de çalışabilmeleri için, çalışma izni almaları gerekir. Çalışma izni alınmasının istisnası ise; doğumla Türkiye vatandaşlığı kazanıp da izin alarak vatandaşlıktan çıkanlardır (özel statülü yabancılar). Bu kişilerin çalışma izni almalarına gerek bulunmamaktadır.
! Çalışma izni, ikamet izninin yerine de geçerken; ikamet izninin, çalışma izninin yerine geçmesi mümkün değildir.
!! Mülteciler ve İkincil Koruma Statüsündekiler, kendilerine verilecek kimlik belgesi ile çalışma iznine gerek kalmaksızın bağımlı veya bağımsız olarak çalışabilirler.
!!! Şartlı Mülteciler ve Geçici Koruma Kapsamındakiler, ancak çalışma izni muafiyet belgesi alarak Türkiyede çalışabilirler. Ayrıca, bu belgeyi de en erken kendilerine kimlik belgesinin düzenlenmesinden itibaren 6 ay sonra alabileceklerdir.
!!!! Çalışma izni vermeye yetkili makam AÇSHB ‘dir (Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı).
Çalışma İzin Türleri;
1-Süreli Çalışma İzni:
Süreli çalışma izni, 1 yıl süre için verilir. Belli şartlar dahilinde en çok 3 yıl kadar uzatılabilmektedir.
2- Süresiz Çalışma İzni:
Süresiz çalışma izni sadece;
A.uzun dönem ikamet izni sahiplerine ve
B. En az 8 yıl kanuni çalışma izni almış yabancılara, verilebilir.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere, süresiz çalışma izni sahibi yabancılar, özel statülü yabancılar olarak kabul edilmektedirler.
3- Bağımsız Çalışma İzni:
Bağımsız çalışma izni, yabancıya Türkiyede kendi nam ve hesabına çalışma yetkisi verir. Bağımsız çalışma izninin süresi idarenin (AÇSHB) takdirine bağlıdır.
4- İstisnai Çalışma İzni:
İstisnai çalışma izni, sadece;
A. Nitelikli işgücü sahiplerine,
B. Nitelikli yatırımcılara,
C. Proje personellerine,
D. Türk soylu Yabancılara,
E. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşlarına ve
F. Avrupa birliğine üye ülke vatandaşlarına, verilebilir.
5- Turkuaz Kart Sahipleri:
Turkuaz Kart, ülkemizin ekonomisine ve istihdamına katkı verecek ve yatırımlar yapacak yabancılara verilen bir haktır. Turkuaz Kart, yabancıya Türkiye’de süresiz çalışma izni verir. Ayrıca yabancının eş ve çocuklarına da ikamet hakkı sağlamaktadır. Turkuaz kart öncelikle 3 yıl için verilir. Başvurunun bu süre zarfında iptal edilmemesi halinde başvurucuya süresiz Turkuaz Kart verilir.
! Geçici koruma kapsamındakilerin Turkuaz Kart sahibi olmaları mümkün değildir.
!! Turkuaz kart sahibi yabancıların, devlet memuru olarak ülkemizde görev yapmaları mümkün değildir.
GEÇİCİ KORUMA STATÜSÜ NEDİR ve KİMLERE VERİLİR?
Geçici Koruma statüsü, YUKK’un 91. maddesine göre; kitlesel olarak Türkiye sınırlarına gelen ve uluslararası koruma talebi bireysel olarak değerlendirmeye alınamayan yabancıların uluslararası koruma ihtiyacının sağlanmasıdır. Geçici koruma, ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen ve bireysel ya da kitlesel olarak Türkiye sınırlarına gelen ya da Türkiye sınırlarından geçen ve koruma başvuruları bireysel olarak değerlendirmeye alınmayan yabancılara uygulanmaktadır. Bu kişilere, Geçici Koruma Kimlik Belgesi verilmektedir. Herhangi bir harca ve ücrete tabi olmayan bu kimlik belgesi, Türkiye’de yasal olarak kalış hakkı sağlamaktadır ancak YUKK ile düzenlenen ikamet izni veya ikamet izni yerine geçen belgelere eşdeğer değildir. Türk vatandaşlığına başvuru ya da geçiş hakkı sağlamamaktadır. Zira Geçici koruma statüsünde Türkiye’de kalan kişilerin Türkiye’de geçirdikleri süre Türk vatandaşlığına geçiş için belirlenmiş zorunlu ikamet süresinden sayılmamakta ve Türk vatandaşlığına başvuru hakkı sağlamamaktadır.
Türkiye’de geçerli yasal ikamet izni uluslararası koruma statüsüne göre farklılık göstermektedir. Kendisine mülteci statüsünde kimlik belgesi verilenler üçer yıl; şartlı mülteci ve ikincil koruma statüsü verilenler ise birer yıl süreyle Türkiye’de kalabilmektedirler.
Geçici koruma statüsü ile Türkiye’de bulunanlar için çalışma izni konusu da farklıdır. Bu kişilerden kimlik belgesi ve yabancı kimlik numarası bulunan, çalışma izni başvurusunun yapıldığı tarih itibariyle en az altı aylık geçici koruma süresinin doldurulmuş olanlar, kendilerine kalma hakkı sağlanan şehirlerde Bakanlar Kurulunca belirlenen sektörlerde ve iş kollarında çalışma izni almak için başvuru yapabilmektedirler.
Geçi Koruma Kaydı Nerede Yapılmaktadır?
Geçici korumaya tabi olan kişilerin kayıt işlemlerinde yetkili kurum, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’dür.
Ön kayıt nedir ve nasıl yapılır?
Geçici koruma başvurusunda bulunmak isteyen kişilerin, ilgili kayıt merkezlerine giderek ön kayıt yaptırmaları gerekmektedir. Ön kayıt esnasında kimlik veya benzeri bir belgenin mevcut olması halinde, kayıt merkezine sunulması son derece önem arz etmektedir. Aksi taktirde, beyan edilecek bilgiler esas alınarak işlem yapılacaktır.
Ön kayıt değerlendirmesinin akabinde başvurucunun, İl Göç İdaresi Müdürlüğüne giderek kayıt işlemlerini tamamlaması gerekmektedir.
Ön Kayıt Belgesi, başvurucuya Türkiye’de yasal olarak kalma hakkı tanımaktadır.
Ön Kayıt Belgesi Alındıktan Sonra Ne Yapılmalıdır ?
Kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra, Ön Kayıt Belgesi başvurucudan alınacak ve adına bireysel olarak Geçici Koruma Kimlik Belgesi düzenlenecektir. Ancak, Geçici koruma kimlik belgesi, ikamet izni ya da ikamet izni yerine geçen belgelerle eşdeğer sayılmamaktadır. Bu belge aynı zamanda uzun dönem ikamet iznine geçiş hakkı tanımamaktadır.
Yeni Aile Bireylerinin de Getirilmesi Mümkün Mü ?
Sonradan Türkiye’ye gelen aile üyelerinin de aynı şekilde ilgili makamlara giderek önce ön kayıt ve daha
sonra kayıt işlemlerini tamamlamaları gerekmektedir.
Geçici Koruma Kapsamındakiler, Şehir değiştirebilirler mi?
Geçici koruma altındaki kişilerin başka bir ile seyahat edebilmeleri için öncelikle kayıtlı oldukları ikamet ilinin İl Göç İdaresi Müdürlüğü’nden yol izin belgesi alması gerekmektedir. Yol izin belgesi 15 gün süreli olarak verilir. Kişiler kayıtlı oldukları ile geri döndükten sonra İl Göç İdaresi Müdürlüğü’ne bildirimde bulunmaları gerekmektedir.
DEPORT KARARI ve DEPORT KARARININ İPTALİ DAVASI
Deport kararı, sınır dışı edilme anlamına gelmektedir. Hakkında deport kararı verilen yabancı, menşe ülkesine veya transit gideceği ülkeye ya da üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilmektedir. Sınır dışı etme kararı, Genel Müdürlüğün talimatı üzerine veya resen valiliklerce alınır. Yabancı veya yasal temsilcisi ya da , sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvuran kişi, sınır dışı etme kararını veren makama da başvurusunu bildirir. Mahkemeye yapılan başvurular on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir. Yabancının rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlinde yargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.
Hakkında Deport Kararı Alınabilecek Yabancılar Kimlerdir ?
a) Terör örgütü yöneticisi, üyesi, destekleyicisi veya çıkar amaçlı suç örgütü yöneticisi, üyesi veya destekleyicisi olanlar
b) Türkiye’ye giriş, vize ve ikamet izinleri için yapılan işlemlerde gerçek dışı bilgi ve sahte belge kullananlar
c) Türkiye’de bulunduğu süre zarfında geçimini meşru olmayan yollardan sağlayanlar
d) Kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar
e) Vize veya vize muafiyeti süresini on günden fazla aşanlar veya vizesi iptal edilenler
f) İkamet izinleri iptal edilenler
g) İkamet izni bulunup da süresinin sona ermesinden itibaren kabul edilebilir gerekçesi olmadan ikamet izni süresini on günden fazla ihlal edenler
ğ) Çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler
h) Türkiye’ye yasal giriş veya Türkiye’den yasal çıkış hükümlerini ihlal edenler ya da bu hükümleri ihlale teşebbüs edenler
ı) Hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunmasına rağmen Türkiye’ye geldiği tespit edilenler
i) Uluslararası koruma başvurusu reddedilen, uluslararası korumadan hariçte tutulan, başvurusu kabul edilemez olarak değerlendirilen, başvurusunu geri çeken, başvurusu geri çekilmiş sayılan, uluslararası koruma statüleri sona eren veya iptal edilenlerden haklarında verilen son karardan sonra bu Kanunun diğer hükümlerine göre Türkiye’de kalma hakkı bulunmayanlar
j) İkamet izni uzatma başvuruları reddedilenlerden, on gün içinde Türkiye’den çıkış yapmayanlar
k)Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından tanımlanan terör örgütleriyle ilişkili olduğu değerlendirilenler.
Hakkında Deport Kararı alınamayacak Yabancılar?
a) Sınır dışı edileceği ülkede ölüm cezasına, işkenceye, insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza veya muameleye maruz kalacağı konusunda ciddi emare bulunanlar
b) Ciddi sağlık sorunları, yaş ve hamilelik durumu nedeniyle seyahat etmesi riskli görülenler
c) Hayati tehlike arz eden hastalıkları için tedavisi devam etmekte iken sınır dışı edileceği ülkede tedavi imkânı bulunmayanlar
ç) Mağdur destek sürecinden yararlanmakta olan insan ticareti mağdurları
d) Tedavileri tamamlanıncaya kadar, psikolojik, fiziksel veya cinsel şiddet mağdurları.
Bu kişilerin, yukarıda belirtilen sınır dışı edilecek kişiler kapsamında olmaları halinde dahi sınır dışı edilmeleri mümkün değildir.
Terke Davet?
Sınır dışı etme kararı alınanlara, Türkiye’yi terk edebilmeleri için on beş günden az olmamak üzere otuz güne kadar süre verilir.
İdari Gözetim Ve Süresi?
Hakkında sınır dışı etme kararı alınanlardan; kaçma ve kaybolma riski bulunan, Türkiye’ye giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge kullanan, kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye’den çıkmaları için tanınan sürede çıkmayan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar hakkında valilik tarafından idari gözetim kararı alınır.
İdari gözetim altına alınan kişi veya yasal temsilcisi ya da , idari gözetim kararına karşı sulh ceza hâkimine başvurabilir. Başvuru idari gözetimi durdurmaz. Sulh ceza hâkimi incelemeyi beş gün içinde sonuçlandırır. Sulh ceza hâkiminin kararı kesindir.
Deport Kararına Karşı İptal Davası ?
Deport kararının tebliğinden itibaren 7 gün içinde idare mahkemesinde iptal davası açılması gerekmektedir. Dava açılması halinde, dava süresince yabancı sınır dışı edilmeyecektir. Deport kararının iptali davasının deport kararını veren valiliğe karşı açılması gerekmektedir.
Görevli mahkeme idare mahkemeleri olup; yetkili mahkeme ise, kararı veren valiliğin bulunduğu yer mahkemesidir.
Yukarıda da belirttiğimiz üzere, bu davanın 7 gün içinde açılması gerekmektedir. Ancak, uygulamada 7 günlük idari dava açma süresinin beklenmediği görülmektedir. Bu nedenle tebliğden itibaren hemen davanın açılması faydalı olacaktır.
Kural olarak, deport kararına karşı açılacak iptal davalarının 15 gün içerisinde karara bağlanması gerekmektedir. Ancak uygulamada, bu sürelere riayet edildiğini söylemek pek mümkün değildir.
!!! Deport kararına karşı açılan iptal davalarında verilen kararlar kesindir. Yani bu yerel mahkemenin kararına karşı istinaf ve temyiz kanun yollarına başvurmak mümkün değildir.